BAŞARININ ŞİFRELERİ – SAHRANIZI GEÇMEK -4-

09 March 2024, Saturday 07:57

A+
A-

Sahra yolculuğunun sonlarına geldik. Yolculuk boyunca Brian Tracy birçok zorlukla karşılaşmıştır. Bunların üstesinden gelirken kimi zaman yardım almış, kimi zaman şartlarını zorlamış, kimi zaman başkalarıyla hareket etmiş, ancak başkalarının olumsuz söylemlerine rağmen koymuş olduğu net hedeften asla vazgeçmeyip adım adım, basamak basamak, ama kararlı bir şekilde ilerlemiş ve en başta koymuş olduğu hedefe nihayet yaklaşmıştır.

Yolculuk şöyle devam ediyordu:

“… Son 24 saatte sadece 320 kilometre yol gitmiştik ve daha gidecek 480 kilometremiz vardı. Tanezrouft’un diğer tarafında küçük bir vaha ve Ordu üssü vardı. Ve öğle güneşine yakalanmadan orada olmamız lazımdı. Perşembe sabahından beri uyumamıştık ve artık Cuma akşamıydı. Çölde ilerliyorduk ama Almanların aracı sürekli bozuluyordu. Bütün gece kamyoneti yorgun argın öteki tarafa taşımaya çalıştık. Hem çaresizdik hem de korkmuştuk. Bir gün daha çıkaramayacaktık. Suyumuz neredeyse bitmişti. Cumartesi sabahı güneş yavaşça yükselirken biz hala Almanların aracıyla uğraşıyorduk. Sonunda 09:00'da 30 kilometremiz kalmışken araçları son kez bozuldu. Almanları cipin arkasına oturtup aracı terk ettik ve vahaya, üsse doğru bastık. Vaha dediğim de su kuyusu olan bir yer, kovası da var. Sandığımızdan daha ilerideymiş. Ama sıcaklık bizi durmaya zorlamadan oraya ulaştık.

Yolda ölmeye ne kadar yaklaştığımızın farkındaydık. O Araplar işi biliyorlardı. Sıcağı üssün yakınındaki bir kulübede geçirdik. Sonra akşam geri dönüp kamyoneti çektik. Başarmıştık. Sahra'yı geçmiştik.

İki buçuk gündür uyumuyorduk ama başarmıştık. Afrika'da sonrasında neler olduğunu detayına çok girmeyeceğim ama sonunda Johannesburg’a ulaştık…”

Brian Tracy, Sahra çölünü geçişleri boyunca yaşadıklarından elde ettiği deneyimlerden çok iyi yaşam dersleri çıkarmıştır. Daha önceden paylaşmış olduğum “Arzuladığınız herhangi bir şeyde karşınıza çıkan zorluklar için uygulayabileceğiniz 7 kuralı” bu sefer altlarına dip notlar düşerek yazacağım.

KURAL 1: BÜYÜK BAŞARININ KİLİT NOKTASI; HEDEFİNİZE KARAR VERİP HAREKETE GEÇMEKTİR.

Başlayın. Aksiyon alın. Bir şey yapın. Hareket edin. Birçok araştırma ortaya koymuştur ki; ilk adımı atmak, başarılıyı başarısızdan ayıran şeydir.

KURAL 2: HEDEFİNİZE DOĞRU YOLA ÇIKTIKTAN SONRA ASLA BAŞARISIZLIK İHTİMALİNİ DÜŞÜNMEYİN.

Almanların bir deyişi vardır: “Immer vorne, nie zuruck” anlamı da hep ileri git, asla geri gitme. Hep ileri git, asla geri gitme. Asla başarısızlık ihtimalini düşünme. Aksaklıklar ve hüsranlar karşısındaki inatçılığınız, büyük başarılarınız için çok önemlidir. Ve buna siz karar verirsiniz, dış etkiler değil. Her zaman iç etkiler.

KURAL 3: DÜNYANIN EN BÜYÜK HEDEFİ BİLE BAŞARILABİLİR. YETER Kİ ADIM ADIM GİDİN.

Thomas Carlyle şöyle yazmış; “İşimiz uzaktaki belirsiz olanı görmek değil, eldeki net olanı yapmaktır.” Sahip olacağınız tek zaman şimdidir. Eğer her saatinizi gününüzü en iyi şekilde yaşarsanız, geri kalan her şey yolunu bulacaktır. Günü yaşa, geleceği düşünme.

KURAL 4: MUHALİFLERE DİKKAT EDİN. ÇEVRENİZDEKİ NEGATİF İNSANLAR SİZE BAŞARISIZ OLACAĞINIZI SÖYLEYECEKLER. SİZ POZİTİF İNSANLARLA OLUN, KAZANANLARLA.

Kazananlarla olun. Kartallarla birlikte uçun. İtirazları ve başaramayacağınızı söyleyenleri dinlemeyin. Eğer önce her itirazı cevaplarsan, asla hiçbir şey yapamazsın.

KURAL 5: ENGELLERİ VE ZORLUKLARI, BAŞARI MERDİVENİNDEKİ DEĞERLİ VE KAÇINILMAZ BASAMAKLAR OLARAK KABUL EDİN. UNUTMAYIN Kİ ZORLUKLAR ENGELLEMEK İÇİN DEĞİL ÖĞRETMEK İÇİN VARLAR.

Başarılarınıza baktığınızda, hepsinin arkasında bir sürü zorluk ve ders olduğunu görürsünüz. Onlar başarının bedelleri ve başarı onlarsız olmaz.

KURAL 6: HEDEFİNİZ NET OLSUN AMA ONA ULAŞMA KONUSUNDA ESNEK OLUN. DEĞİŞMEYE VE YENİ BİR ŞEY DENEMEYE AÇIK OLUN. ZİHNİNİZ AÇIK VE ESNEK OLSUN.

Çevrenizden gelen geri bildirimlere açık olun ki yolunuzu düzeltebilin. Zirvede olanların kilit özelliğidir. Katı değil, esnektirler. Unutmayın ki; başarılı ile başarısızı ayıran şey, neye sahip olduğunuz değil, sahip olduğunuzla ne yaptığınızdır. Size ne olduğu değil, size olana nasıl tepki verdiğinizdir. Nihayetinde hayatın sıkıntılarına karşı tepkileriniz, sizin gerçekten kim olduğunuzu ve karakterinizi ortaya koyuyor. Yunan filozof Epictetus demiş ki; “İnsanı şartlar ve durumlar yaratmaz, bunlar sadece kendisine kim olduğunu anlatır.” Sıkıntılarla yüzleşince, gerçekten kim olduğunuzu öğrenirsiniz.

KURAL 7: HİÇ KİMSE YALNIZ BAŞARAMAZ. O YÜZDEN BAŞKALARINDAN YARDIM İSTEMEKTEN KORKMAYIN. BU GÜÇ, KARAKTER, CESARET GÖSTERGESİDİR. VE BAŞKALARINA VERMEKTEN ÇEKİNMEYİNİZ. BU ŞEFKATİN, MERHAMETİN VE KİŞİSEL YÜCELİĞİN GÖSTERGESİDİR.

Hayatın sonunda en çok birlikte gülüp ağladığımız insanları hatırlayacağız. O yüzden başkalarından yardım istemekten korkmayın. Bu güç, cesaret ve karakter göstergesidir. Ve başkalarına cömertçe vermekten çekinmeyin. bu şefkatin merhametin ve kişisel yüceliğin göstergesidir.

Herkesin geçmesi gereken bir “SAHRA”sı vardır. Belki de birden fazla. Birçoğunuz kendi Sahranızı şu an geçiyorsunuzdur. Eninde sonunda herkes zorlu bir dönemden, kendi cehenneminden, karanlık gecesinden geçecek. Hayatın bize getirdiklerini ancak cesaretle ve kararlılıkla karşılarsak, yıldızlara doğru emin adımlarla ilerleriz.

“Devam et” şirinin son kıtası şöyle;

Bazıları vardır, kuşku çöllerinde dolanır

Ve bazıları olumsuzluklarla yuvarlanır

Bazıları da vardır, cennetin peşinde inanca sığınır

Ama çalışmak zevkle, elinden gelenin en iyisiyle

Vermenin neşesi ve sevinciyle

El uzatmak ve şarkı okumak insanlarla

Yaşamın gerçek gün ışığı işte

İnan görevine ve hayatı karşıla neşeyle

Devam et, devam et

İyi savaş ve pes etme

Yapacak çok iş var, inan görevine