SARI ÇİZMELİ MEHMET AĞA

Geçmiş dönemlerden duyduğumuz ağalık sisteminin aksine, bu çarkı kırarak hikâyesi, duruşu, örnek kişiliği ve yardımseverliğiyle birlikte, 1979 yılında Barış Manço tarafından bestelenen ve “Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” şarkısına konu olan Mehmet Ağa’nın hikâyesini anlatacağım sizlere. 1800’lü yıllarda Osmanlı döneminde yaşayan ve asıl memleketi Karaman olan Mehmet Ağa, Osmanlı döneminde devlet tarafından yetkilendirilmiş kişilerce Kıbrıs’a çağırılır. Yetkililer ağaya Girne’de bir arsa verir ve arsayı ekip biçmesini, tarımı burada geliştirmesini isterler. Mehmet Ağa’dan bu bağlamda iş sağlamasını, hayvancılık ve tarımı geliştirmesi durumunda da bu arsayı kendisine bağışlayacaklarını söylemişlerdir. Tüm şartları kabul eden Mehmet Ağa, devletle olan anlaşması üzerine, aldığı arazileri geliştirir, eker, biçer, verimli hale getirir ve bölge halkına iş imkânı sağlar. Mehmet Ağa’nın emrinde artık 3 bin kişi çalışmaktadır. Karaman’dan 5 kardeşini de yanına getiren Mehmet Ağa, yöre halkı tarafından sevilen biri haline gelmiştir. Kavgalı olanları barıştırır, bekar olanları evlendirir, maddi ve manevi bir çok konuda onlara yardımcı olurdu.

Her cuma günü namazdan sonra esnafı gezmeye çıkan Mehmet Ağa, borcu olanın borçlarını öder, bu yönüyle de bölge halkının saygısını ve sevgisini kazanırdı. Sevgili Barış Manço’nun yazdığı “Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” şarkısının nakaratında vurguladığı “Yaz tahtaya bir daha, tut defteri kitabı, Sarı Çizmeli Mehmet Ağa, bir gün öder hesabı.” cümleleri Mehmet Ağa’nın bu yönünden gelmiştir. Yani kısacası Mehmet Ağa, bizim bildiğimiz ağalardan değildi. Fakir fukara onu “Ağa” olarak değil, gariban babası olarak tanımış; yediğinden içtiğinden her şeyde Mehmet Ağa’ya ettikleri dualarla minnet duymuşlardır.

BARIŞ MANÇO MEHMET AĞA’YI KIBRIS SEYAHATİNDE ÖĞRENDİ

Barış Manço, Mehmet Ağa’nın hikâyesini 1971 yılında Kıbrıs’a yaptığı seyahatte duyar ve çok etkilenir. Mehmet Ağa’nın mezarını ziyaret etmek ister ve mezara gittiğinde çok bakımsız olduğunu görür ve bu duruma çok üzülür. Ağanın hikâyesinden oldukça etkilenen Barış Manço, bunun üzerine 1979 yılında “Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” şarkısını yazıp besteleyerek, Mehmet Ağa’nın ismini ölümsüzleştirir. 1982 yılında tekrar Kıbrıs’a gelen Manço, bakımsız mezarı düzenlettirip yaptırır ve mezar taşına Sarı Çizmeli Mehmet Ağa yazdırır.

Şunu belirtmeliyim ki; ağalık sistemi geçmiş dönemlerde kalsa da artık şehir ağalarının olduğu düşüncesinden kendimi alamıyorum. Bu konuya çok girmeyeceğim fakat bu tür durumların birçok örneğine iş yaşamında da şahit oluyoruz. Kimsenin kimseye tahammülünün kalmadığı bu günlerin aksine Sarı Çizmeli Mehmet Ağa, örnek kişiliği ve duruşuyla çok şey kazanmış ve kazandırmıştır. Elde ettiği paraların genelini yine bölge halkı için harcayan Mehmet Ağa, yokluk içinde hayata veda etmiştir. Para hırsının arka planda kaldığı, egonun ve kibirin kanserli hücreler gibi tüm hayatımızı kapladığı hastalıklı ruhsal durumlardan arınıp daha mütevazı ve beklentisiz iyiliklerle dolu bir hayatta yaşamak dileğiyle…